Milano Gezi Rehberi – Starbucks Reserve Roastery

Starbucks Reserve binası

Milan rehberi yakında geliyor. Ama gelene kadar, Milan’da epey keyifli birkaç saat geçirdiğimiz Starbucks’ın geçen sene eylül ayında eski posta binasında açtığı Avrupa’daki ilk kahve kavrulan şubesi ve Italya’daki tek şubesini (Starbucks Reserve) anlatalım. Öncelikle şunu söylemeliyim ki şimdiye kadar bulunduğum hiçbir Starbucks şubesine benzemiyor. Hatta bira fabrikalarına daha çok benziyor diyebilirim.

Nasıl ulaşılır?

Duomo’ya yaklaşık beş dakika yürüme mesafesindeki bu özel Starbucks’a Corduroy metro durağında inerek ya da Duomo’dan yürüyerek ulaşabilirsiniz. Biz burayı Sforza Kalesi’ne giderken dinlenme noktası olarak da kullandık aynı zamanda.  

İç dizayn

İçeri girdiğinizde duvarlarda Starbucks’in tüm zaman haritasını görüyorsunuz.  Karşınızda ve sağınızda birer bar, yine karşınızda sol tarafta Princi bar, tam karşınızda kahvelerin öğütüldüğü ve bunu izleyebildiğiniz kocaman makinalar, yukarıda alkollü içecekler alabildiğiniz kokteyl bar bulunuyor. Ayrıca ben içerde oturmak istemiyorum dışarda oturayım derseniz de şahane bir teras var.  

O zaman sırasıyla gezelim;

Princi Bar:

Burası aslında kendisi de epeyce bilinen Princi’ye ait bir aperitif ve hamurişi satılan kısım. Sandviç, pizza ya da foccacia gibi tuzlu seçeneklerin yanında tiramisu, kakaolu pasta gibi tatlılar da satin alabiliyorsunuz. Biz bir minik sandviç ve bir dilim pizza aldık. Sabah kahvaltısı biraz geçe kaldığı için ve hava çok sıcak olduğu için bu bize öğlen yemeği olmuş oldu. Bir adet sandviç ve dilim pizzaya 10 Euro ödedik. 

Scooping Bar ( Satın alma Barı): 

Burası aslında genelde fotograflarda gördüğünüzle büyük kavurma makinelerinin arkasında kalan ve istediğiniz kahveyi çekirdek olarak ya da çektirerek alabildiğiniz alan. Eğer nasıl bir kahve istediğinizi bilmiyorsanız, bu konuda uzman kişiler size orada yardımcı oluyorlar.

 

Roasting Area (Kavurma Alanı):

Ortada duran kocaman makine süs olarak durmuyor orada.  Düzenli olarak kahvelerin kavrulduğu yer burası. Örnek olsun diye konulan kahve çekirdeklerinden de aşama aşama kahvenin kavruluşunu görüyorsunuz. Eğer bir sorunuz varsa, çekinmeden sorabilirsiniz. Gerekli zamanı mutlaka ayırıp size detaylıca sorduğunuz şeyleri anlatıyorlar. Ben kardeşim bir kahve canavarı olduğu için, birazdan anlatacağım kahvelerden birini aldım. 

Alışveriş alanı:

Starbucks Reserve için seçilen, çoğunlukla buraya özel ürünlerin bulunduğu yer burası. Kahveden bardağa, tişörtten yaka pinine her şey var. Bu kisim bence biraz abartılı ve pahalı olmuş. ama bakması baya keyifli. Ben burdan sevgilime buraya özel kupalardan birini seçtim. 

Arriviamo Bar:

Merdivenlerden yukarı çıktığınızda  ulaştığınız ve alkollu içecekleri ya da kendinize özel kahvenizi içebileceğiniz yer burası. Biz çıkıp denemediğimiz için maalesef yorum yapamıyorum ama sizi asıl burada en çok beğendiğimiz kısma doğrular yönlendiriyorum.

Ana Bar: 

Burası aslında bu özel Starbucks’ın sadece burada tadılabilecek ürünlerini alabildiğiniz yer. Sizi bilemiyorum ama ben Starbucks’a  genelde iki sebepten gidiyorum. İlki, sınırlı laktoz hassasiyetim olduğu için burda istediğim sütle istediğim kahveyi alabiliyor oluşum. Ama ikincisi ve bence daha önemlisi, baristaların şahane insanlar olması ve kendinizi iyi, kahvenizi de özel hissettirmesi.

Geldik Milano Starbucks Reserve Roastery ‘nin en çok beğendiğim kısmına:

Ana Bar’da Uçuş Deneyimi

İçeri girdiğimizde ilk aklıma takılan soru kahve tadımı yapılıp yapılmadığıydı. Hemen birine sorduk. Daha sonra takım lideri oldugunu öğrendiğimiz Alessandro bizi Roberto’ya yönlendirdi. Roberto detaylı olarak seçeneklerimizi anlattı bize ve genel ürün portfolyosu hakkında bilgi verdi. İnanilmaz tatlı bir insan olduğu için, kahve çekimini ve proses detaylarını video çekerken anlattı ve hatta bize Starbucks hakkında detaylı bilgi verdi.

Kahve tadımı için üç tercihiniz var. Ya aynı şekilde hazırlanan üç kahveyi deniyorsunuz ya aynı kahvenin 2 farklı şekilde hazırlanmış versiyonunu alıyorsunuz ya da iki şekilde hazırlanmış soğuk kahve alıyorsunuz. Son versiyondaki hazırlama şekillerinden biri nitrojenle hazırlama olduğu için aklimiz kalmadı degil.  Bu tadımlara da uçuş (flight) deniyor ki ayraca hoşuma giden bir detay.  Bu kahve tadımı barın arka kısmında oluyor. Yani rahat rahat oturabiliyorsunuz.  Biz üç farklı kahveyi denemeyi tercih ettik. İlk iki tadım 14 Euro, soğuk olansa 8 euro. 

Kahvemiz önümüzde hazırlanıp servis edildi. Kahve olarak üç yeni Starbuck kahvesi olan; güneşte kurutulmuş Colombia Hunla Tabi, Paradeisi karışımı ve Rwanda Muhondo denedik. Detaylı videolarına instagram hesabımızdaki hikayeler kısmından bugün itibariyle ulaşabilirsiniz.

https://www.instagram.com/tatilingeldiyse

Bir yandan da Roberto’yla sohbet ediyoruz tabii. Ben daha çok Chemexle hazırlanmış kahveleri sevdiğimi keşfettiğimden beri hep o şekilde hazırlansa nasıl olurdu diye soruyorum kendime. Bu sefer kendime degil Roberto’ya sordum. O da, iki arada bir derede bir şeyler hazırlıyor bu arada. Bize döndüğünde elinde Rwanda’nın tadımlık Chemex versiyonu vardı. Bunlar küçük şeyler ama insan çok  mutlu oluyor.

Roberto bize uçuş dışında başka ürünler de önerdi. Zaten oldukça memnun ve mutluyken, başka şeyler deneme şansı da bulmuş olduk. ilk olarak  nitrojenle yaptıkları dondurmayı denedik. Ben küçükken babam bizi arkadaşının pastanesine götürürdü. Orda sahici dondurma diye bir dondurma yerdik. Bu dondurma işte tam olarak beni o anlara götürdü. Ağzımı şapırdatmış bile olabilirim, garanti veremiyorum.  Dondurmamızın bitmesine çok az kala Roberto üzerine yine tadımlık çikolata ve kahve ekledi. Affogato’larını da denemiş olduk. Ama bence siz siz olun, o mükemmel tadı bir şeyle karıştırmayın 🙂

Tam kalkmadan önce Roberto bize bir de buzlu soğuk kahve önerdi. Kahvenin üzerinde şekerlenmiş ve limon kabuğuna sarılmış bir kiraz vardı. Kahveyi önce koklayarak sonra da koklamadan içmemizi söyledi Roberto. Aldığımız iki tadın birbirinden farklı oldugunu görünce burası Milano’daki en keyifli ve unutulmaz yerlerden biri oldu. Sesli de dile getirdim bunu. Hem hatırlamak için kendime, hem teşekkür maiyetinde Roberto’ya. Aslında gezilerimizi özel yapan şeyler bunlar.

E haliyle biz burada daha uzun kaldık. Biraz içerde dolaştık. Roberto ve ekip arkadaşlarıyla uzunca sohbet ettik ve instagram’dan ekleşerek ve Hollanda’ya gelirse bize yazması sözünü alarak ayrıldık. İşte ikinci tercih sebebim olarak bahsettigim şey tam olarak bu. 

Velhasılkelam, Milano’ya gelirseniz uçuş deneyimi için mutlaka Starbucks’a uğrayın deriz.  Biz de böyle bir tur isteriz derseniz de alana@starbucks.com’dan Alessandro Lana’ya ulaşabilirsiniz. Ya da şuraya tıklayarak sitelerine ulaşabilirsiniz.